Shady Backstage

Shady Backstage

22.11.2024 – 11.01.2025 martch pera

Artist

  • Ekaterina Gerasimenko

Shady Backstage

Working across various disciplines, Ekaterina Gerasimenko invites the audience on a magical yet unsettling journey shaped around memory and space in her exhibition Shady Backstage.
The artist conceptualizes gaps in memory as playgrounds, creating mental collages by combining fragmented, unremembered moments with everyday objects.

Reimagining desolate spaces like parking lots, ponds, dark alleys, and abandoned gardens, Gerasimenko transforms these locations with interventions using objects such as foosball tables, toys, garden sculptures, and torn posters. Through this process, she reshapes both the memories stored in the mind and the images associated with them, offering an illusory reality where the boundaries between the real and the fantastical blur, leaving it unclear where one ends and the other begins.

Blending diverse techniques, Gerasimenko integrates engraving and oil painting to depict spontaneously formed compositions from life’s everyday flow, presenting them as if they were optical illusions or mental games.

Some of her works, created at and inspired by The Vaults Centre for Artistic Production, feature black-and-white silkscreen prints layered beneath oil paint, evoking the sensation of an aged newspaper memory. These layers imbue the works with an archival or documentary quality. The vibrant objects seeping through the gaps in the silkscreen prints create a sense of illusion for the viewer. In Shady Backstage, Gerasimenko plays with the boundaries between the subconscious and the conscious, dismantling the divide between dream and reality.

The drypoint engraving series of the same name tells the story of an apartment gardener’s daily life. It captures the gardener’s meticulous care of the garden and flowers, presenting it as a world of their own making. Hidden among the plants, a pumpkin-shaped house, a toy castle, and a tiger nestled in the leaves emerge as the protagonists of this “backstage” narrative. These works reveal the unseen or overlooked aspects of the gardener’s scene, concealed under leaves or out of view—shadows of the garden’s backstage. Gerasimenko employs the drypoint engraving technique, often reminiscent of the Art Nouveau period, to create these pieces.

For several years, Gerasimenko has observed various gardens, particularly the one at the entrance to her home. She translates collages made from her photographs into paintings, centering the human figure in her compositions. By capturing gaps in the natural flow of life and manipulating them, she depicts these moments with an abstracted lens. Often, she isolates objects from their contexts or functions entirely.

In Shady Backstage, Ekaterina combines different techniques on her canvases to create a collage effect. In her engravings and ceramic reliefs, she subtly incorporates “interference-distortion” elements that are barely perceptible, while creating calm and comprehensible figurative paintings. Gerasimenko analyzes human behavior, crafting poetic narratives and inviting the viewer on an illusory journey.

Exhibition Text: N. Güneş Salı

Shady Backstage

Farklı disiplinlerde çalışan Ekaterina Gerasimenko, Shady Backstage sergisinde izleyiciyi bellek ve mekân etrafında kurgulanmış, büyülü ve bir o kadar da tekinsiz bir yolculuğa davet ediyor.
Sanatçı, bellekte oluşan boşlukları birer oyun alanı olarak kurguluyor ve tam olarak hatırlanamayan kopuk anları gündelik nesnelerle birleştirerek zihinsel bir kolaj yaratıyor.

Otoparklar, göletler, karanlık sokaklar ve terk edilmiş bahçeler gibi ıssız mekânları yeniden tasarlayan Gerasimenko, langırt masaları, oyuncaklar, bahçe heykelleri ve yırtık posterler gibi nesnelerle bu alanlara müdahalede bulunarak hem bellekte saklanan anıları hem de bu anıların taşıdığı imgeleri dönüştürüyor. Böylece, gerçekliğin ve fantazinin sınırlarının belirsizleştiği, birinin nerede sona erip diğerinin nerede başladığının anlaşılamadığı yanılsamalı bir gerçeklik sunuyor.

Farklı teknikleri bir araya getiren Gerasimenko, gravür ve yağlıboya tekniklerini bir arada kullanarak insanların yaşam süreçlerinde kendiliğinden oluşmuş kompozisyonları, adeta bir görsel yanılgı veya zihnin bir oyunuymuşçasına değiştirerek resmediyor.
Eserlerinin bir kısmını The Vaults Centre for Artistic Production’da üreten ve buradan esinlenen Gerasimenko, resimlerinde yağlıboyanın altından görünen siyah-beyaz serigrafi baskı tekniği ile eskimiş bir gazeteden alınmış bir “anı” hissi yaratıyor. Böylelikle, eserlerine bir belge ya da arşiv niteliği yüklüyor. serigrafinin boşluklarından sızan renkli nesnelerle, izleyicide bir çeşit illüzyon etkisi yaratıyor. Gerasimenko, Shady Backstage sergisinde bilinçdışı ve bilinçüstü arasındaki sınırlarla adeta oynayarak rüya ve gerçek arasındaki ayrımı bozguna uğratıyor.

Sergiyle aynı adı taşıyan kuru kazı gravür eserler, bir apartman bahçıvanının günlük yaşamını anlatıyor. Bahçıvanın her gün bahçeyi ve çiçekleri özenle kontrol edişini ve orada kendi dünyasını yaratışını konu alıyor. Bahçede bitkilerin arasında gizlenmiş bir balkabağı evi, oyuncak bir kale ve yaprakların arasına saklanmış bir kaplan, bu “sahne arkası” hikâyenin kahramanları olarak beliriyor. Bahçıvanın bahçede oluşturduğu hikâyenin, yaprakların altına gizlenmiş ya da gözden kaçmış olsa da orada olan yani bir nevi gölgede kalmış sahne arkasını izleyiciye sunuyor.

Gerasimenko, bu eserlerinde genellikle Art Nouveau dönemini anımsatan bir teknik olan kuru kazı gravür yöntemini kullanıyor.

Birkaç yıldır evinin girişindeki bahçe başta olmak üzere çeşitli bahçeleri gözlemleyen Gerasimenko, temelde kendi çektiği fotoğraflardan oluşturduğu kolajları resme aktarıyor. Oluşturduğu kompozisyonlarda insanı merkeze alarak hayatın doğal akışı içindeki boşlukları yakalıyor ve bu boşlukları manipüle ederek resmediyor. Yakaladığı nesneleri bağlamlarından veya işlevlerinden çoğu zaman tamamen kopararak ele alıyor.

Shady Backstage dahilinde Ekaterina, tuvallerinde farklı teknikleri birleştirerek kolaj etkisi yaratıyor. Gravür ve seramik rölyeflerinde ise “parazit-bozulma” unsurlarını zar zor fark edilebilecek şekilde işlerken sakin ve anlaşılır figüratif resimler yaratıyor. Gerasimenko, insan davranışlarını analiz ederek şiirsel bir hikâye sunuyor ve izleyiciyi yanılsamalı bir yolculuğa davet ediyor.

Sergi Metni: N. Güneş Salı